“Ne Kadınlar Sevdim Zaten Yoktular”
Attillâ
İlhan’ın “Böyle Bir Sevmek” adlı şiirinin mısra-ı bercestesi olan bu sözü birçok
erkek ömrü boyunca sık sık kendi kendine söylemiştir.
Çünkü o
duygu etrafımızda döner dolanır, bir gün mutlaka yeniden yaşatır kendini…
Haydar
Ergülen’in “Eylül” şiirinde dediği gibi:
Kadın gider ve bunun
şiir olduğu söylenir
kadın gider ve bir şair doğar bundan
kadın gider ve bir şair doğar bundan
Önemli olan hangi kadından şair olduğunuzu bilmektir ya… Bu
şiirin mısra-ı bercestesinde de “Bütün
kadınlar şiiri bir kadına terk eder!” iddiası hangi kadından şair
olduğumuzu bilmememizin tek açıklaması belki… Çünkü her biri bir başkasına terk
etmiştir şiiri.
Biz, erkekler bu konuda hafızamızla gurur duyamayız ama
kadınlar, mutlaka duyuyorlardır. Bizler, her yeni aşkta yeni birisi ile yeni
bir tat yaşamayı umarken, kadınlar Murathan Mungan’ın “Ben sende bütün aşklarımı temize çektim” dizesinde yazdığı gibi,
üzerimizde bilimsel tetkikler yaparlar.
Şahsen, her farklı insanla yaşadığım aşkta, hanımefendilerin
önceki aşklarıyla kıyaslandım. Kıyaslanmak ne kelime; heriflerin yaptığı
öküzlüklerin hesabını vermek durumunda kaldım. Onların analarından kaçak emdikleri
süt, benim burnumdan geldi… Aldatanlar yüzünden ben de hep potansiyel çapkın
oldum… Üzerimde hep terk edecek şüphesiyle dolaştım…
“Beni ne kadar seviyorsun?” sorusunu bir erkek asla kadına
sormaz. Bu soru kadının mizacının bir parçası olsa gerek. Bunu tarif
edebilmekse imkânsız olduğu kadar, en iyi tarifi yapan bazen bir nebze şanslı
sayılabilir. Kadınların genel yemek tarifleri gibi tarifleriniz yoksa ve şahsınıza
münhasır bir tarife yeltenip, aşık olduğunuz kadını tatmin edecek bir lezzetti
tarif edemediyseniz de bencileyin yandığınızın resmi olup onu çerçeveletip
hüsran duvarınıza asabilirsiniz. Oysa, kadın da olsa, erkek de olsa; arife
tarif gerekmez!
Kadınlar, erkeklere güvenmiyor. Bir çok kadının “Erkek
milleti değil mi, en iyisi tuvalette can versin” dediğini duydum bir çok kez.
Peki, buna mukabilen “Hepiniz aynısınız” sözünü hiç bir erkekten duydunuz mu
hanımlar? Bir erkek ne kadar kızarsa kızsın, öyle bir şey demez. Ama kadınlar,
bir çırpıda benzetmekten geri durmazlar bizi birbirimizle…
Biz erkeklerse, “zaten yoktular” deyip yok sayarak
öncekileri, yeni gelen kadın için yer açarız kalbimizde, şair oluruz…
Her aşkta ilk aşk heyecanı yaşayan biz erkekler, son aşk
temkinliliği ile kalbimizden önceki bütün aşkları kazıyıp attıkça, kocaman
çukurlar oluşuyor, kuyular oluşuyor git gide… Bir kadının bir çukuru doldurması
bile zorken, bakalım kim dolduracak kuyumuzu…
Erkekler kadınların ilk aşkı, kadınlar da erkeklerin son aşkı olmak istermiş… Bu kuralı bozuyorum ve bir kadının son aşkı olmak istiyorum.